Arap coğrafyası ve onun jeolojik bir parçası olan Mezopotamyayı; bedevilerden şeyhlere, hurmadan deveye, buhurdan altına kadar tüm unsurlarıyla ele alan Hitti, İslamın Arap yarımadası, Afrika, Asya ve Avrupadaki izlerini sürüyor ve vahyin biçimlendirdiği topraklardaki İslamın kültürel, felsefi ve siyasi birikimine değiniyor. Bir arkeolog titizliğinde İslam Tarihinin altında yatan tüm unsurları ortaya çıkarma gayretiyle mekan üzerinden din, dil, edebiyat-şiir, musiki, şehir, antik kent mimarileri, eski inanç yapıları ile ülkelerini ele alıyor. Polemiklerden sakınarak mahir bir kuyumcu titizliğinde tarih anlatımında bulunan Hitti, İslam Medeniyetini tarihi coğrafi, siyasi, kültürel ve felsefi bağlamda ele alarak sadece bir tarih yazımı gerçekleştirmemiş, aynı zamanda tüm sosyal bilimleri mezceden esaslı bir kültür tarihi eseri yazmıştır.
Doç. Dr. Ahmet Dağ (Uludağ Üniversitesi)
Philip Khuri Hittinin eserini kaleme alışının üzerinden yüz yıla yakın bir zaman geçmesine ve konu üzerine daha birçok eser yazılmasına rağmen, o hala değerinden bir şey kaybetmemiştir. Hittinin kökeninin Arap oluşu, o coğrafyaya aidiyeti ve Arap kültürüne vakıf olması meseleye vuk-cıfiyetini kolaylaştırmış, ancak Hıristiyanlığı ve yaşadığı zamanın ruhuyla mütenasip bir şekilde İslam tarihine Arap milliyetçiliği nokta-i nazarından yaklaşması bir handikap oluşturmuştur. Eserin akıcı üslubu ve anlatımındaki kolaylık, İslam tarihi dersini okuyan öğrenciler kadar, entelektüel birikimini artırmak isteyenleri de cezbeder. Eser, Arapların Tarihi olarak adlandırılmış olsa da dünya tarihinin önemli bir kesitini kapsayan İslam Tarihini anlatır. Prof. Dr. Salih Tuğ tarafından Türkçeye, çevrilen Hittinin eserinin günüm_üz okuruyla yeniden buluşturulması her türlü takdirin üzerindedir.
Doç. Dr. Şefaattin Deniz (Kocaeli Üniversitesi)