Tınısıyla, çalgısıyla, sözüyle ne güzeldir türküler… Dilden dile, yürekten yüreğe aktarılıp, Türk milletinin gönül süzgecinden geçerek günümüze gelirler. İçlerinde taşıdıkları derin anlamlarıyla, mutluluğu, kederi, coşkuyu birbirinden güzel renklere dönüştürürler. Bireysel ve toplumsal olgu, olay ve duygular, türkülere nota nota, harf harf işlenir. Türk kültürü hakkında son derece detaylı bilgiler barındıran türküler, melodik ve ritmik açıdan olduğu kadar, sözler açısından da dikkat çekicidirler. Türkü sözleri, sunduğu veri zenginliği nedeniyle, halk bilimi, tarih, edebiyat, sos- yoloji ve müzikoloji gibi pek çok bilimin inceleme alanına girmiştir. Toplumsal cinsiyete ait özellikler, kadının kendisini sözlü müziklerle ifade edişi, kadının konumu, yaşayış biçimi gibi durumlara ilişkin veriler de türkü sözlerinde yer alır.
Biz de bu çalışmamızda Anadolu’nun yedi farklı bölgesinden, toplam 2000 türküde “kadın” temasını aradık. Kadınların umutlarının, aşklarının, özlemlerinin ve acılarının türkülere nasıl yansıdığını araştırdık; kadının sitemlerini, sevgisini, kızgınlığını, sıla özlemini dile getirişini inceledik. Aynı zamanda erkekler tarafından yakılmış türkülerde kadını, kadının konumunu, ona yapılan benzetmeleri saptadık. Yedi farklı bölgede kadının kullandığı kıyafetleri, aksesuarları, hitapları ele aldık.
Kadının kendisini daha rahat ifade ettiği bölgeler, göç olgusu nedeniyle sıkıntı çektiği bölgeler, cinselliğin fazlaca vurgulandığı bölgeler, kız kaçırma, başlık parası, çok eşlilik, isteği dışında evlendirilme gibi olaylarının yansıdığı türküler ve daha çok sayıda alt başlığa ilişkin bulgular, öncelikle her bölge için ayrı ayrı, daha sonra toplu şekilde ve karşılaştırmalı olarak, sayısal veriler ışığında sunulmuştur.