Kuruluşundan Günümüze Kadar Diyanet’in Uyguladığı Dini Kurallar Kur’an Dışı. Bilim Dışı ve Akıl Dışı

Ben 1930 yılında Antalya’da dünyaya geldim. Benim, rahmetli annem ve babam beş vakit namazlarını kılan insanlardı. Ben küçükken, rahmetli babam Arap’ça okuduğu Kur’an’dan bizlere, peygamberlerin kıssalarını anlatırdı. Babamın, Arapça olan Kur’an dışında, isimlerini bilmediğim başka kitapları da vardı. Bu kitaplardan, okuyup öğrendikleri (akıl almaz şeyleri gençlik günlerimizde) bizlere de anlatırdı. 1995 Senesinden itibaren gerçekleri bulmak amacıyla, Ramazan ayında Kur’an okumaya başladım ve bitirdim. Bu sistem 2000’li senelere kadar devam etti. 2000’li senelerde, yine bir Ramazan ayında, okumak için Kur’an’ı elime aldığımda, şu anda hangi ayetler olduğunu hatırlayamadığım birkaç ayet, bir kağıda yazılmış ve Kur’an’ın sayfaları arasında duruyordu. Bu ayetler dikkatimi çekti. O günden sonra, gece gündüz Kur’an okuyup, dikkatimi çeken ayetleri bir deftere yazmaya başladım. Muhtelif konularda 600-700 civarında ayetler yazmıştım. 2008’li senelere gediğimde, bunları 144 yapraklı büyük bir deftere, konuları da alfabetik sıraya göre yazınca, uygulanan dini kuralların Kur’an’da yazılanlar ile çeliştiğini ve gerçekleri görmeye başladım.