Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 128.00 TL | 128.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 128.00 TL | 128.00 TL |
2 Taksit | 64.00 TL | 128.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 128.00 TL | 128.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 128.00 TL | 128.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 128.00 TL | 128.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 128.00 TL |
Havale / Eft | 128.00 TL |
Posta Çeki | 128.00 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Ertuğrul Emin Akgün’ün ilk kitabı Hepimizden Korkuyorum, 2015 yılında çıkmıştı. Çıkışıyla edebiyat dünyasında yer yerinden oynadı mı bilmem ama en azından birkaç minik çakıl taşının hafifçe kıpırdadığını ben bu gözlerle gördüm. Doğrusunu isterseniz, tedirgin edici bir deneyimdi. Bilemiyorum, belki de taşlar yerinden oynamamıştı da yazar, “korku”sunu bana yani okura bulaştırmakta ustaydı. İyi haber: Hepimizden Korkuyorum’un yazarı geri döndü. Kötü haber: O bulaşıcı korkuyu da peşinden sürükledi. Üstelik bu defa karşımızda daha “çok” öykü var. Yani şimdi bu, EEA’nın ikinci kitabı ama aslında ilk kitabı gibi de. Yani ilk kitabıyla ikinci arasındaki fark bir “çok”. Çok daha fazla öykü ve çok daha fazla korku. Yani karşımızda, yazarın ilk kitabını da içine alan ve bahisleri yükselten bir ikinci kitap var. Hatırlıyorum, onun ilk kitabı için şöyle bir şeyler demiştim: “Peki Ertuğrul Emin Akgün için o gizli ilk kent neresi? Büyükçekmece değilse bu gizli kentin adı, kesin korku! Öykülerinde fiilen görülmeyen ama derinlerde bir dip akıntı gibi varlığını hissettiren korku. O bizden korkuyor. Hepimizden. Ve korkunç gözlükleriyle bize bakıyor. Görüyor. Biz de ondan korkmalıyız.” Hâlâ aynı fikirdeyim. Üstelik şimdi daha… “Çok”.