Fütuhat-ı Mekkiyye 1 - Muhyiddin İbn Arabi - Litera Yayıncılık

375.00 TL
9789756329214
Stokta
Giriş Yapınız

Ürün satın almak için
lütfen üye girişi yapınız.

Ürün Açıklaması

Fütuhât-ı Mekkiyye, bilim, sanat, düşünce, kısaca insanın salt gerçeğe ulaşmadaki zihinsel ve pratik eylem ve ürünlerinin kendini gösterdiği alanların, varlığın birliği (vahdeti vücud) ilkesi perspektifiyle yeniden yorumlanması ve kurulması, bir anlamda bilimlerin canlandırılması teşebbüsüdür. İbn Arabîyi bütün tarihimizin en özgün müellifi, eserini ise derleme ve aktarım değil, özgün bir kitap yapan şey, onun söz konusu birikimi bir ana fikir etrafında yorumlama yeteneği ve başarısıdır. Bu çabanın merkezine insanın yerleştirilmesi ise, kitabı insanın ontolojik-epistemolojik serüvenini anlatan bir esere dönüştürür. Bu anlamda Fütuhât-ı Mekkiyye, inişli ve çıkışlı süreçlerinde insan hikayesini ve serüvenini anlatan bir eser diye yorumlanabilir.

Çağını ve sonrasını tüm düşünsel-inançsal farklılıklarıyla kuşatabilecek büyük ve engin bir teoriyi coşku dolu üslubuyla sunan İbn Arabînin Türk okurlarına da en geniş ve evrensel düzeyde hitap edip zenginlikler katacağı inancıyla bu büyük proje hayata geçirilmektedir.

İbn Arabînin tam adı, Ebû Bekir Muhammed b. Alidir. Lakabı Mürsiyeli Muhyiddin İbn Arabî el-Hatemî es-sufî el-fâkih ez-Zâhirîdir. İbn Arabî adıyla tanınmıştır: Endülüsün (İspanya) güney doğusundaki Mürsiye şehrinde 1165 senesinde doğdu. Endülüsün tanınmış ve bazı üyelerinin sûfî olduğu soylu bir aileye mensuptu. İlk dînî tahsilini, önce Lizbonda, ardından Endülüsteki en büyük tasavvuf merkezlerinden İşbiliyyede tamamladı. Burada yaklaşık otuz sene kalmış ve tasavvuf yoluna yönelmesinde azımsanmayacak tesiri olan İşbiliyye pirlerinden ders okudu. İbn Arabî, ömrünün bu uzun döneminde İşbiliyyeyi yurt edinmiş olsa da bazen, bilginleri ziyaret etmek, dolaşmak ve gezmek için Endülüsün diğer şehirlerine yolculuklar yapar, sonra tekrar şehrine dönerdi. Genç yaşında Kurtubaya gitmiş, orada bu esnada şehrin kadısı olan filozof İbn Rüşd ile karşılaşmıştır. 1201 senesinde Endülüsten ayrılmış, hac görevini ifa etmek için Doğuya gitmiş, bir daha da geri dönmemiştir. Mısıra gitmiş, fakat Mısırlıların gelişinden hoşnut olmayışı nedeniyle burada uzun süre kalamamıştır. Mısırdan ayrılınca, Kudüs, Mekke, Hicaz ve Bağdat; Malatya ve Konya gibi Anadolunun bazı şehirleri başta olmak üzere Doğunun çeşitli şehirlerini dolaşmıştır. Sonra, vefat edinceye kadar yaşadığı Şama yerleşmiş, 1240 yılında, Kasım ayının onaltısı cuma günü vefat etmiş, Kasiyun dağına defnedilmiştir.

Sayfa:
487 Sayfa
Kağıt:
2. Hamur Kağıt
Boyut:
17.00x24.00 cm
Basım Yılı:
Şubat 2016
Barkod:
9789756329214